CHP’li Purçu: Vatandaş, devlet eliyle mağdur ediliyor!

AnalizPolitika

Written by:

“EĞER BİR ÜLKEDE VATANDAŞ DOLANDIRILIYORSA BİLİN Kİ DEVLET DOLANDIRMIŞTIR!”

-“Kentsel dönüşüme uğrayan alanlarda birçok mağduriyet yaşanıyor, dolandırıcı müteahhitler gariban vatandaşın emeğini, birikimini elinden alıyor! Bir ev birden fazla aileye satılıyor, şirketlerin içi boşaltılıyor.”

 

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Dilekçe Komisyonu Üyesi Özcan PURÇU Ön Ödemeli Gayrimenkul Satışlarında yaşanan sorunların vatandaşa yaşattığı mağduriyet hakkında TBMM’de basın açıklaması yaptı.

Ön Ödemeli Gayrimenkul Satışlarında Yaşanan Sorunların Araştırılması ve Alınabilecek Önlemler Alt Komisyonu Üyesi olan Purçu “resmen devlet eliyle, devleti oluşturan vatandaşlar dolandırıldı.” sözleriyle yaşanan dolandırıcılığa ve kentsel dönüşüm adı altında vatandaşın mağdur edilmesine vurgu yaptı.

CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu şunları kaydetti :

“Konut kapılmadan önce bina tamamlama sigortası adında bir sigorta yapılır. Bu sigortayı maalesef devlet çoğu yerde es geçmiş ve dolandırıcılara da kapı açmış. Türkiye’de özellikle Fikirtepe’ de İstanbul’un çeşitli yerlerinde farklı şirketler tarafından birçok dolandırıcılık olayı yaşanmış, ülkemizin garibanı yoksulu orta kesim ve alt kesim özellikle ciddi şekilde dolandırılmış.”

Dönemin AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Fikirtepe’de emsal ve kat yüksekliği konusunda sürekli fikir değiştirmesi, mağduriyetlerin temelini oluşturuyor.

“- Özellikle Fikirtepe’de İBB önce emsal ve kat yüksekliği konusunda yüksek değerler veriyor. Burada Çevre Şehircilik Bakanlığı kentsel dönüşümü şirketlere devrediyor. Vatandaşla şirketleri karşı karşıya getiriyor! İşte burada her şirket ayrı bir mağduriyet yaratıyor. Kimisi şebeke olmuş paraları toplayıp başka yerlere, başka şirketlere aktarıp, şirketi başka kişiler üzerinde gösteriyorlar. Bazı yerlerde vatandaşların inşaatları 15 – 20 yıldır yapılmıyor! İBB emsal ve kat yüksekliği kararını düşürünce şirketler kar kaybettikleri için vatandaşı mağdur ediyorlar!

Vatandaş, devlet eliyle mağdur ediliyor! 

“-Neden devlet eliyle diyorum peki? Devlet bırakmış olduğu bir takım hukuki boşluklarla, bir takım müsamahalarla vatandaşı mağdur hale getirmiş. Özellikle Fikirtepe’de milyonlarca lira para toplanmış. Toplam mağdur sayısı 300.000 bine yakın. Dolandırıldıkları miktar yaklaşık olarak 1.8 milyar dolar! Devlet eliyle kentsel dönüşüme sokulan bu alanlarda yaşanan şu mağduriyete bakın! Aynı daire birden fazla vatandaşa satılıyor. 1 daire ile birçok vatandaşımız mağdur oluyor. Bu toplanan paraları Ticaret Bakanlığı denetlemiyor. Gelir vergisi veriliyor mu, KDV veriliyor mu bunların hiçbirisi soruşturulmuyor. Bu parayı istedikleri gibi o şirketten alıyor başka şirkete naklediyor, sonra şirketin yetkilisini değiştiriyor, gariban çaycıyı, hamalı yetkili gibi gösterip üzerine yapıyor ve bu paraları bu yollarla alıyorlar. İnşaatı yapmaya gelince türlü bahanelerle vatandaşın inşaatlarını yapmıyor, yarıda bırakıyor ya da kaçıp gidiyorlar!

Temel Atma törenlerinde en üst hükümet yetkilileri var!

Şimdi size bazı isimler ve örnekler vereceğim. Raci Şaşmaz! Pana Yapı’yı kuruyor , vatandaştan paraları topluyor, devletin gözünün içine baka baka bunu yapıyor! Bakın burada fotoğrafları var. Raci Şaşmaz gibi vatandaşı mağdur eden, dolandıran, şirketin içini boşaltan bu kişiler Çevre şehircilik bakanlığında müsteşarlarla fotoğraflar çektiriyorlar. Bu kişiler devletinde desteğini alarak bunu yapıyor. Bakın burada bir açılış fotoğrafı göstereceğim. Gördüğünüz gibi birçok temel atma törenlerine devletin en üst kademeleri, en üst hükümet yetkilileri katılmışlar! Şu fotoğrafta tanımadığınız bir yetkili var mı? Ve şimdi diyorlar ki en vatandaş sen başının çaresine bak ne halin varsa gör. Devletin bakanı bunu diyor! Düşünün Fikirtepe’de devletin bakanları açılışa gidiyor ama vatandaşın mağduriyeti had safhaya ulaşmış umurlarında değil. Gariban vatandaş yıllarca çalışıp didinip evi olacak diye seviniyor ama dolandırıcılara paralarını kaptırıyorlar, çünkü o açılışlar ve fotoğraflarla hükümet yetkilileri sanki garantör olmuş gibi vatandaşa güven aşılıyor! Şu fotoğraflara bir bakın! Ve bu insanlar, vatandaşı dolandıran müteahhitler elini kolunu sallaya sallaya dışarıda geziyorlar!

 

Devletin de gözünün içine baka baka dolandırıcılar, vatandaşın parasını yediler içtiler yemeye de devam ediyorlar.

“Yok TBMM’de komisyon kurmuşuz, alt komisyon kurmuşuz ‘biz yardımcı olmaya çalışacağız’ falan filan! 2 Milyar dolar para yok arkadaşlar! Vatandaş ağlıyor. Emekli, gariban, işçi bunlardan hep daire almış, hepsi mağdur! Şimdi onun gibi birçok isim var. Onlardan bir tanesi de sizler onu yakından iyi tanıyorsunuz. Fadıl AKGÜNDÜZ! Sokaktaki çocuğa sorsan Fazıl AKGÜNDÜZ ’ün kim olduğunu bilir. Devlet bunlara nasıl bu yetkiyi veriyor? Nasıl defalarca bu vatandaşı dolandırmasına rağmen sen gel Fadıl AKGÜNDÜZ bu vatandaşı tekrar dolandır diyor? Bakanlıklar veriyor bu izni arkadaşlar! Niye veriyor? Defalarca bizim milletimizi vatandaşımızı dolandırmış. İstanbul’da Capris Gold diye bir şey yapmış tekrar dolandırdığı insanları ikinci defa aynı kişileri ikini üçüncü kez dolandırıyor. Milyarlarca dolar para toplamış benim garibanımdan emeklimden.. Yıllarca biriktirmişler o parayı, çocuklarının rızkını almış kenara koymuş ev alacağım heyecanıyla bu dolandırıcılara vermişler. Şimdi de diyor ki devlet valla ben bir şey yapamam! Ticaret bakanlığı, Çevre Bakanlığı sen bu insanlara bu yetkiyi vermedin mi bu işi yapacaksın gel bu vatandaştan parayı topla gel bu binaları evleri yap bu vatandaşlara teslim et sen demedin mi? Dedin! Neden vatandaşı mağdur hale getirdin?

 

 

“Ben vatandaşı dolandıran Fadıl AKGÜNDÜZ’ den, Raci ŞAŞMAZ’ dan çok devlete kızıyorum. Ben Bakanlıklara kızıyorum!”

Bu boşluğu bırakan Ticaret Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı. Konut tamamlama sigortası denen bir sigorta var arkadaşlar. Siz vatandaştan para toplayacaksınız, bina yapacaksınız, vatandaşa binayı teslim edeceksiniz. Normal şartlarda diyor ki devlet; Ey Müteahhit! Ey İnşaat firması! Sen ölürsün kalırsın, sen belki dolandırıcısın, sen belki de bu binaları yapmayacaksın, bu parayı alıp kaçacaksın, sen bina tamamlama sigortası yaptır bakalım, bütçeyi kenarda saklı tut bakayım ben sana ondan sonra izin vereyim der. Bakın devletin tüm yetkilileri burada (fotoğrafı gösteriyor)! Yıllardan beri Fikirtepe’ de binlerce insan mağdur! Yazık günah bu insanlara! Şimdi dolandırıcılar sokakta elini kolunu sallayarak geziyor, en lüks arabalara biniyor, en lüks evlerde yaşıyor fakat benim vatandaşım ağlıyor.. Hukuki yollar kapalı arkadaşlar! Suçluları, dolandırıcıları mahkemeye çağırıyorlar ve diyorlar ki; siz bu projeyi nasıl tamamlayacaksınız? Diyor ki ‘efendim param bitti tamamlayamadım’. Hadi tamam güle güle git diyor. Böyle bir hukuk var mı arkadaşlar! Böyle vurdumduymazlık var mı? Kim bu dolandırıcılara haddini bildirecek?

 

Dönemin Akpli Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu resmen garantörlük vermiş !

“Arkadaşlar burada bir fotoğraf daha var. Onu tanırsınız ismini söyleyeceğim size. Çok ilginç! Bir Belediye Başkanı kendi belediyesinin başkanı olduğu belediyenin antetli kağıdına diyor ki ‘Bu projeye vatandaş olarak girin, ben size garanti veriyorum’ diyor. Vatandaşı o projelere çekiyor, ondan sonra da paraları vatandaştan topluyorlar. Binayı tamamlamıyorlar, binaya hiç başlamıyorlar ve vatandaşı yerle bir ediyorlar. Kim biliyor musunuz? Tahmin ediyor musunuz bilmiyorum. Esenyurt eski Belediye Başkanı Necmi KADIOĞLU! Bakın burada fotoğraflarını göstereceğim size çok ilginç! Bakın buradaki fotoğrafta bu eski Belediye Başkanı MAKROM YAPI’nın pastasını kesiyor ve hakkında da onlarca belki yüzlerce dava var. Resmen emlakçılığa soyunmuş. Ama buna göz yuman tekrar söylüyorum Bakanlıklar arkadaşlar! Bizim vatandaşımızın mağdur edilmesinin en büyük sebebi Bakanlıklar! Özellikle Çevre Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı.

“Başka bir dolandırıcı daha; Osmanlı Gıda İnşaat Yapı A.ş, sahibi Osman Nuri Bakırcı!”

Komisyon üyesi olduğum için size peyderpey bunları aslında zamanla şirket şirket ne kadar dolandırmış kimler dolandırmış söyleyeceğim. Mesela 2012’de Osmanlı Gıda İnşaat Yapı A.Ş Osman Nuri Bakırcı! 2012’de projeye başlamışlar, paraları toplamışlar fakat 2012’den beri bir çivi dahi çakmamışlar. Bunları devlet sormuyor mu? Osman Nuri Bakırcı şirket sahibi, sen 5000 kişiden para toplamışsın; 5000 kişiden, 300 bin lira, 200 bin lira, 100 bin lira para toplamışsın. Bu kişi milyonlarca lira para toplamış. Bu devlet bu bakanlık sormuyor mu sen bu parayı topluyorsun, nasıl topluyorsun kardeşim, kim yetki vermiş! Neye göre topluyorsun? Garantin nedir? Bina tamamlama garantisi var mı? Ondan sonra bunlar bu paraları topluyorlar ya istediği gibi o parayı o şirketten alıp öbür tarafa! Vergisi var mı diye soran yok! Katma değer vergisini veriyor mu? Gelir vergisini veriyor mu? Hiç soran yok! Başıboş sanki devlet başıboş! Yani herkes bu ülkede her şeyi yapabilir mi? Böyle bir kanuni düzenleme, böyle bir yetki, böyle bir gücü sen kime veriyorsun?

Raci Şaşmaz hakkında istenen MASAK raporu neden verilmiyor? Raci Şaşmaz’ı kim koruyor, neden koruyor?

“Türkiye’de en büyük sorun denetimsizlik, takipsizlik maalesef! Bu en büyük sorun da vatandaşın mağdur olmasına neden oluyor. Daha söyleyeceğim o kadar çok şey var ki! Raci ŞAŞMAZ ile ilgili mahkeme süreçleri devam ediyor, MASAK’ tan rapor isteniyor. MASAK kurulu her nedense aylardan beri mahkemenin de istediği Raci Şaşmaz hakkındaki bu raporunu vermiyor. İşin ilginç yanı Raci Şaşmaz kendi ortağı ile ilgili bir sorun yaşıyor, dolandırdıkları paralarla ilgili kendi aralarında sorun yaşıyorlar. MASAK ’a diyor ki a bu benim ortağın bir MASAK raporunu çıkarır mısınız, hemen iki dakikada çıkarıyorlar arkadaşlar! Ama Raci Şaşmaz hakkında mahkemeler aracılığı ile istenmesine rağmen hala verilmiyor. Neden acaba! Neden! Raci Şaşmaz’ı kim koruyor? Arkasında hangi siyasi güçler var? Devletin hangi üst organları Raci Şaşmaz’ı destekliyor, arkasında duruyor? Ya da İstanbul’da ve diğer illerde olan bu dolandırıcılık vakaları ile ilgili, bu dolandırıcılık işlerini yapan şirketler ve kişilerin arkasında kimler var? Bizim komisyonumuzun Konut Mağdurları Alt Komisyon’ unun özellikle bunları araştırması ve incelemesi lazım. Bu devletin görevidir.

“-Eğer bir ülkede vatandaş dolandırılıyorsa bilin ki devlet dolandırılıyor demektir.”

Eğer bir ülkede vatandaş dolandırılıyorsa bilin ki devlet dolandırılıyor arkadaşlar! Bu çok net! Tekrar söylüyorum; vatandaş dolandırılıyorsa devlet dolandırılıyor demektir! Devlet kendi itibarını korumalıdır. O yüzden bunun üzerine gidilmelidir. Bizim vatandaşımızın gözyaşı dindirilmelidir. Kim dolandırıcılık yaptıysa, vatandaşımızın kim hakkını yediyse devlet ani bir şekilde acilen ivedilikle Adalet Bakanlığı’nın içinde olduğu, Çevre Bakanlığı’nın içinde olduğu, Ticaret Bakanlığı’nın içinde olduğu mekanizmalarla MASAK’ ın da içinde olduğu mekanizmalarla bu iş acilen çözümlenmelidir. Söyleyecek daha çok şey var ama bir daha ki basın toplantısında bunları şirket şirket açıklayacağım arkadaşlar! Hepinize çok teşekkür ediyorum. İyi çalışmalar diliyorum.”

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir